
© 2024 e-Gündem. Her hakkı saklıdır

Türk müziğinin usta ismi Yıldırım Gürses, vefatının 25'inci yılında Zincirlikuyu Mezarlığı'ndaki kabri başında anıldı.
Türk sanat müziğinin unutulmaz bestekarlarından Yıldırım Gürses, vefatının 25'inci yılında anılıyor. Türkiye Musiki Eseri Sahipleri Meslek Birliği (MESAM) tarafından kurucu başkan Gürses'i anmak üzere düzenlenen törene, MESAM Başkanı Recep Ergül, Başkan Yardımcısı Hakan Sarıca, birliğin yönetim kurulu üyeleri ile sanatçının ailesi ve sevenleri katıldı.
Kur'an-ı Kerim tilavetinin yapıldığı ve duaların edildiği törende konuşan Recep Ergül, Gürses'in hem Türk müziğine hem de eser sahiplerinin hak mücadelesine bıraktığı mirasın bugün hala yol gösterici olduğunu belirterek, bu geleneği 4 yıl önce başlattıklarını ifade etti.
"Büyüklerimizi mezarları başında anıyoruz” diyen Ergül, "Ölümsüz eserler bu yüzden var. Bu büyük isimler, yüzyıllar boyunca da anılmaya devam edecek" dedi.
“BABAMIN MÜZİK MİRASINI, DEĞERLERİNİ SİZLERLE DAHA İLERİYE TAŞIMAK NASİP OLUR”
Sanatçının oğlu ve MESAM Yönetim Kurulu Üyesi Yıldırım Beyazıt Gürses de bu buluşmaların kendisi için büyük bir anlam taşıdığını dile getirerek, "Bu saatlerde burada olmak, böyle bir anmada yer almak, hem duygulandırıyor hem de sorumluluk yüklüyor. Bu geleneğe yıllardır emek veriyorum. Meslekte 10 yılımı geride bırakırken, bu yolculuktaki her adımın ayrı bir kıymeti var. İnşallah babamın müzik mirasını, onun çizgisini ve değerlerini sizlerle birlikte daha ileriye taşımak nasip olur. Hep beraber, aynı gönülle, aynı inançla..." ifadelerini kullandı.
“SANATINDAN HİÇ UZAKLAŞMAYAN BİRİYDİ”
Sanatçı Amir Ateş yaptığı açıklamada, Gürses'in anlatılması biraz zor bir değer olduğunu vurgulayarak, "Vatanperver, dindar, çocukluğundan vefatına kadar sanatından hiç uzaklaşmayan biriydi. Bir taraftan sanat bir taraftan vatanperverliği bir taraftan da fevkalade bir mutfak aşkı, bilgisi vardı. En önde gelen restoranlara yemek tariflerinde bulunurdu" değerlendirmesinde bulundu.
Yıldırım Gürses'in hitabeti ve şairliğiyle de yabana atılacak bir insan olmadığına işaret eden Ateş, "Her şeyden önce bana karşı anlatılmaz bir ilgisi, sevgisi, muhabbeti vardı. Bensiz neredeyse su içmez, yemek yemezdi son zamanlarda. Gece, gündüz uyku uyutmazdı bana. Bıraktığı fevkalade eserler, sevgi, saygı, anlayışı ve muhabbetiyle daima gönüllerde yaşayacak bir değerdir" diye konuştu.